13 Temmuz 2010 Salı

Toy Story 3...

Eski dostları görmek güzel...

Türünün en iyilerinden olan "Toy Story", serinin üçüncü bölümüyle yine kalpleri ısıtıyor...

İlk yarısı ilk iki filmi aratır gibi olsa da, daha sonra fazlasıyla toparlanmayı başaran hikaye, Woddy, Buzz ve çetenin yeni macerasını yine sıcak bir anlatımla seyirciye taşıyor...


Andy bu kez genç bir delikanlıdır... Üniversiteye gitmek için hazırlık yapmaktadır... Woody'i yanına almak üzere ayıran Andy, onun için çok kıymetli olan diğer oyuncuklarını da tavanarasına kaldırmak üzere bir torbaya koyar... Ancak torba çöp torbası olunca, bizim çetenin bir kreşte başlayıp, çöplükte devam eden renkli hikayesi başlar...

Önce, sahibihe kızgın otoriter bir ayıcığın yönettiği kreşten kaçmak için mücadele eden çete, daha sonra hayatta kalabilmek için çöp makineleriyle uğraşır... Ancak, dostluğun gücü bu filmde de çeteyi bir arada tutan en güçlü unsurdur...

Yeni karakterlerle tanıştığımız filmin yıldızı hiç kuşkusuz Buzz... Buzz'ın İspanyol moduna geçtiği bölümler, filmin en keyifli anları...

Hikaye olarak ise, üçüncü bölüm serinin en duygusal olanı... Çocuklardan çok yetişkinlere hitap ediyor, filmin sonlanış biçimi... Kızım ile gittiğim bu "çocuk filminde", geçmişte arkada bırakılan onca güzel şey akla gelince, gözlerinizin dolmasına engel olamıyorsunuz...

Film bitti diye hemen kalkmayın... Buzz ile Jessy'nin dansını kaçırabilirsiniz...

Yazın en iyi filmlerinden...



Hiç yorum yok:

Konu Başlıkları