31 Mayıs 2010 Pazartesi

Shrek, Forever after...

"Shrek- Forever after"...

Bu muhteşem animasyon serinin yeni bölümü, diğer üçünden biraz farklı... Yeni karakterlerle karşılaştığımız filmde, Shrek'in ailesi ve dostlarına eskisi kadar yer verilmemiş sanki... Ya da hikaye gereği Shrek hariç diğer karakterleri değişik kimliklerde gördüğümüz için, eski hallerini gözlerimiz arıyor... Yine de eski dostları görmek oldukça eylenceli...

Hayatı mükemmel olan Shrek, bu uyumlu ama rutin geçen günlerden bir gün sıkılır ve eskisi gibi korkulan bir dev olmayı ister... En azından bir süreliğine...

Spoiler...

Bu dileği duyan kötü kalpli büyücü Rumpelstiltskin, fırsatı değerlendirir ve bir anlık zayıflığından yararlanarak, bir günlüğüne eskiye dönmesi için hazırladığı büyülü anlaşmayı Shrek'e imzalatır... Shrek bir anda kendini yabancı olduğu ve kimsenin kendini tanımadığı bir dünyada bulur...

Shrek dileğinin yalnış olduğunu anlar ama iş işten geçmiştir... Özlediği dünyaya geri dönebilmesi için artık bir devrimci olan Fiona'yı kendine aşık etmesi ve gün ışımadan onu öpmesi gerekir...

Fareli köyün kavalcısının cadılara ve devlere dans ettirdiği sanhe, filmde kullanılan müzikler, mizah dolu senaryo ve ilk ikisinde olduğu gibi müzikli bir son Shrek hayranlarını hayal kırıklığına uğratmıyor... İlk ikisi kadar olmasa da serinin bu yeni filmi, Shrek efsanesini hakkıyla sürdürüyor...





Prince of Persia...

"Prince of Persia", liderliğin asil kanla değil, dürüstlük ve cesaretle geldiğini anlatan bir masal...

Mike Newell'ın yönettiği bu aksiyon tarzı film, iktidara ve zaman yolculuğuna olanak sağlayan sihirli bir hançere sahip olmak üzere verilen mücadeleyi aktarıyor...

Kral, bir gün kentin çarşısında gezerken cesur tavırlarından etkilendiği bir çocuğu himayesine alır ve oğlu gibi büyütür... Ülkesini adil bir şekilde yöneten kral, bir suikasta kurban gidince, şüpheler sokaktan gelen bu gence yönelir... Genç, suçsuzluğunu ispat etmek ve cinayeti kimin yaptığını ortaya çıkarmak için tek başına kalır...

İyi bir macera filmi için gerekli niteliklere sahip olan film, mizah tarzından görsel efektlere, temposundan oyunculuğuna kadar başarılı...

Jake Gyllenhall ve Ben Kingsley'in oynadığı film, eylenceli bir seyirlik...





28 Mayıs 2010 Cuma

Ondine...

"Ondine", İrlandalı bir balıkçının ağına takılan genç bir kadının gizemi üzerine kurulu romantik bir film...

Neil Jordan'ın yönettiği film, İrlanda'nın küçük bir sahil kasabasında geçiyor... Kızıyla yaşayan alkolik bir balıkçı, günün birinde avlanırken, ağında genç bir kadın görür... Aşık olur...

Balıkçının kızı ise bu esrarengiz kadının bir deniz yaratığı olduğu konusunda ısrarlıdır...

Gizemli kadının aileye getirdiği şans da göz önüne alınınca, balıkçı ve kızının kadının denizden geldiğine olan inançları artar...

Gerçeklerle, inanmak istediklerimizin aslında farklı olduğunu gözler önüne seren senaryo, hayatta karşımıza çıkan şansları iyi değerlendirmemiz gerektiği yönünde de mesaj veriyor...

Colin Farrell ve Alicja Bachleda'ın oynadıkları film, Jondan sinemasının iyi temsilcilerinden biri...





Rock klasikleri 32...

UFO -Phenomenon (1974)

Oh my
Crystal light
Doctor doctor
Space child
Rock bottom
Too young to know
Time on my hands
Built for comfort
Lipstick traces
Queen of the deep




UFO:

Phil Mogg vokal
Micheal Schenker gitar
Pete Way bas
Bernie Marsden gitar
Andy Parker davul



27 Mayıs 2010 Perşembe

Unutulmaz sahneler 19...

David Mamet'in yazıp, yönettiği bu psikolojik-gerilim türü drama, insanoğlunun zekası ve merakının sınırlarıyla ilgili birinci sınıf bir film...

Akıllara durgunluk veren bir üçkağıdı perdeye aktaran yönetmen, birden fazla twist ile hikayeyi beklenmedik bir yöne sürüklerken, seyirciye de heyecanlı ve keyifli bir seyirlik sunuyor...

Oyun içinde oyunun yer aldığı hikaye, beklenmedik olaylar karşısında insanın kendini yeniden tanımasının yarattığı süprizleri gözlemlemek açısından da, seyretmesi hayli ilginç bir çalışma...

Joe Mantegna ve Lindsay Crouse'un başarılı performansları ve olağanüstü yazılmış senaryosuyla film, türün en iyilerinden...





Stone Temple Pilots...

Stone Temple Pilots'ın dokuz yıl aradan sonra çıkardığı altıncı stüdyo albümü, grubun kendi adını taşıyor...

Vokalist Scott Weiland'ın Velvet Revolver'dan ayrılıp, arada bir de solo albüm yaptıktan sonra kendi grubuna dönerek çıkarılan bu yeni albüm, tüm STP hayranları gibi benim de merakla beklediğim bir albümdü...

Grubun yeni çalışması STP için bir geri dönüş albümü olmasa da, dinledikçe daha çok sevilen, klasik STP soundunun yanı sıra yeniliklere de yer veren iyi bir albüm...

Dean DeLeo'nun gitarı ile Weiland'ın muhteşem vokalinin uyumu her zamanki gibi etkili...

"Between the lines" ile çıkış yapan STP'nin bu yeni albümü, öne çıkan parçalardan çok, bir bütünü oluşturan, ortalamanın üstünde iyi rock parçalarından oluşuyor...

Stone Temple Pilots :

Scott Weiland vokal
Dean DeLeo gitar
Robert DeLeo bas
Eric Kretz davul





25 Mayıs 2010 Salı

Unthinkable...

Uzun zamandır seyrettiğim en iyi olmasa da, çarpıcı senaryosuyla kayda değer filmlerden biri "Unthinkable"...

Terörizm üzerine kurulu hikaye, bir teröristin sorgulanması sırasında yaşananları tiyatrovari ancak etkili bir anlatımla seyirciye iletiyor...

Sonuca ulaşmak için uygulanan farklı sorgulama yöntemlerini, insani ve ahlaki değerlerler, vatanseverlik ve kültürlerarası çatışmaya kadar uzanan değişik başlıklarda ele alan ve sistemi eleştiren hikaye, terörün korkunç yüzünü bizlere bir kez daha gösteriyor...

Farklı kentlere üç nükleer bomba yerleştirdikten sonra yakalanan bir terörist, talepleri karşılanmadığı takdirte, bombaları patlatmak ile hükümeti tehdit eder... Bombalar harekete geçmeden önce fazla zamanları olmayan yetkililer, teröristi konuşturmak için farklı yöntemlere sahip eski bir uzmanı görevlendirir. Ancak işkenceye varan metodlar, uzman ile normal sorgulamadan yana olan FBI ajanı arasında çatışmaya neden olur...

Hikaye bundan sonra terörist, uzman ve FBI ajanı arasında oynanan acımasız bir oyuna dönüşür...

Samuel L. Jackson, Carrie Ann Moss ve Micheal Sheen'in oyunculuklarının ikna edici oldugu film, senaryo ve yönetmenin başarısıyla izlenmeye değer seyirlikler arasında yerini alıyor...

Filmdeki bazı sahneler rahatsız edici olsa da, değişken kurgusuyla film ilgi çekmeyi başarıyor...





Nowhere boy...

"Nowhere boy", John Lennon'un yetişkinliğe doğru adım attığı gençlik yıllarından çarpıcı bir döneme tanıklık ediyor...

Hikaye, genç Lennon'un aile kavramına olan özlemini, yaşamını değiştirecek müziğe olan tutkusuyla birlikte dramatik bir biçimde ele alıyor...

Lennon bu sorunlu döneminde, bir yandan kendini müzikte ifade etmenin zevkiyle tanışırken, diğer yandan ayrı büyüdüğü annesi ve onu yetiştiren kadın arasında kalmanın ızdırabını yaşar... Hayatındaki köklü değişikler arasında yetişkinliğe doğru yol almak onun için bir sınav olacaktır...

Aaron Johnson, Kristin Scott Thomas ve Anne Marie Duff, filmde olağanüstü iş başarmışlar... Oyunculukları ve filmin çözülme sahnelerinde ikili ve üçlü performansları gerçekten çok iyi...

Paul McCartney ile arkadaşlığı yer alsa da, Beatles öncesi dönemi anlatan "Nowhere boy", düzgün bir İngiliz yapımı...





18 Mayıs 2010 Salı

Robin Hood...

Büyük beklentiler içinde seyrettiğim "Robin Hood", iyi bir film için gerekli pek çok unsuru bir araya getirmesine rağmen, tam bir hayalkırıklığı...

Efsane kahramanın hayatına yeni bir bakış açısı getiren film, daha fazla gerçeklik, daha fazla politika, daha fazla insani boyut içerirken , hikayenin o bildik mizahından da o kadar uzaklaşkmış... Ne Robin Hood ve çetesinin eylenceli faaliyetleri, ne Marian ile Robin Hood arasındaki kimya, ne de seyirciyi coşturacak zafer sahnelerini bu filmde bulabilmek mümkün...

Ridley Scott'un görsel dehası ve günümüzün en iyi oyuncularından Russel Crowe ile Cate Blahchet'in performansları tabi ki yadsınamaz... Ama senaryonunu uzunluğu ve durağanlığı, bu kahramanlık öyküsünün doğasına aykırı duruyor...

Yeşil taytı, tüylü şapkası, elleri belinde bir Errol Flynn ya da mizah yönü ağır basan Nattingham Şerifi rolünde Alan Rickman'ı izlemeyi tercih ederim...






14 Mayıs 2010 Cuma

Rock klasikleri 31...

ZZ Top - Eliminator (1983)

Gimme all your lovin'
Got me under pressure
Sharp dressed man
I need you tonight
I got the six
Legs
Thug
Tv dinner
Dirty dog
If i could only flag her down
Bad girl





ZZ Top:

Bill Gibbons gitar, vokal
Dusty Hill bas, vokal
Frank Beard davul






13 Mayıs 2010 Perşembe

Kiev...

Ukrayna'nın başkenti Kiev'den bir kaç kare...






Rock klasikleri 30...

Traffic - John Barleycorn must die (1970)



Glad
Freedom rider
Empty pages
Stranger to himself
John Barleycorn
Every mother's son








Traffic:

Steve Winwood vokal, gitar, bas
Dave Mason gitar
Chris Wood nefesli ve vurmalı çalgılar
Jim Capaldi davul




12 Mayıs 2010 Çarşamba

A nightmare on Elm street...

Freddy yeniden aramızda...

Micheal Myers, Jason ve Leatherface'den sonra yeniden çekilen son korku klasiği karakteri Freddy Kruger, yeni kabuslar ile geri döndü... 'A nightmare on Elm street'...

Serinin ilk filmine temelde bağlı kalan hikaye, günümüze uyarlanmış ve teknik anlamda sınıf atlamış... Ancak rüya gibi sonsuz malzemeye sahip olan yapımcılar, serinin popüleritesi üzerine yatmayı tercih edip, bu fırsatı kötü harcamışlar... İlk filmin üzerine olumlu ve farklı bir unsur ekleyememişler...

Freddy dahil tüm oyuncuların aksadığı film, senaryonın yaratıcılıktan uzak olması nedeniyle sıradan bir korku filminin ötesine geçemiyor ve Freddy hayranlarını mutlu edemiyor...




Iron Man 2...


Iron Man 2...

Robert Downey JR.'ı milyarder Tony Starks rolünde ikinci kez izlediğimiz devam filmi, ilki kadar özenli olmasa da, etkileyici castı ve görkemli sahneleriyle ortalama bir seyirlik...

Starks bu filmde, geçmişi ve geçmişken gelen davetsiz bir misafirle birlikte, teknolojisini paylaşmaya zorlayan hükümet ve sağlığı ile uğraşıyor... Bu seferki düşman, babasının Rus ortağının intikam ateşiyle yanan oğlu ile rekabetçi bir silah tüccarı...

İntikam almak, daha doğrusu Iron Man efsanesini bitirmek üzere Rusya'dan gelen Ivan, bir zamanlar arkadaş olan babalarının bulduğu teknolojiyle Iron Man'i alt etmek ister. Gösterişli bir açılış yapsa da amacına ulaşamayan Ivan, bu sefer hırslı bir silah satıcısından yardım alır... Bir yandan hükümet diğer yandan sağlığı ile baş etmeye çalışan Starks, silah satıcısını paravan olarak kullanan Ivan'a karşı kıran kırana mücadele verir...

Yeni karakterlerle tanıştığımız filmde, Starks hakkında daha fazla bilgiye sahip oluyoruz... Ama senaryo ilki kadar sağlam değil... Mizah dozu iyi kullanılsa da bütünlüğü zayıf olan hikaye, seyirciye renkli bir dünya sunarken, tatmin duygusu veremiyor...

Filmde Robert Downey Jr'a, Mickey Rourke, Sam Rockwell, Don Cheadle, Samuel L. Jackson, Gwyneth Paltrow ve Scarlet Johanson eşlik ediyor... AC/DC de müzikleriyle filme renk katıyor...





Konu Başlıkları