"Hangover 2", çılgın ekip yine bir evlilik öncesinde inanılmaz bir serüven yaşıyor...
Bu kez Stu evlilik hazırlıkları yapmaktadır. Tayland'da evlenecektir. Tabi ki yakın arkadaşlarının yanında olmasını ister. Taylandlı aile ile yenen yemeğin sonrasında grup yanlarına gelinin erkek kardeşini de alarak kumsala iner. İçmeye başlarlar...
Sabah uyandıklarında grubun bu kez üç elemanı kendilerini yine belanın içinde bulur. Ellerinde bulunan küçük ip uçlarıyla gece neler yaşandığını bulmaya çalışırlar... Gelinin erkek kardeşi kayıptır, bir maymun gruba eşlik eder ve konuşmayan yaşlı bir Taylandlıya bakmak zorunda kalırlar... Bunlarla bittiğini sanıyorsanız, yanılıyorsunuz...
Filmde Paul Gimmati ise klasik casta küçük bir rolde eşlik ediyor.
Hikaye ilkinin aynısı. Konu bildik gelince ilki kadar ilginç gelmiyor, yine de grubun başına gelenleri izlemek keyif veriyor...
3/5
31 Mayıs 2011 Salı
30 Mayıs 2011 Pazartesi
Pirates of Caribbean- On stranger tides...
"Piritase of Caribbean- On stranger tides", serinin dördüncü bölümü...
Captain Jack Sparrow'u yeni bir macerada tekrar izlemek keyifli olsa da casta yeni dahil edilen isimlerin hikayeye yeni birşeyler kattığı söylenemez. Hatta gözleriniz eski oyuncuları fazlasıyla arıyor...
Jack, İngiltere'de kendi adını kullanarak gençlik çeşmesini bulmak için mürettabat toplayan bir sahtekarı aramaktadır. Kısa sürede bulduğu kişi, eski sevgilisi, efsane korsan Kara sakal'ın kızından başkası değildir.
Gençlik çeşmesinin yerini bilen Jack, kötü korsan ve kızına yol gösterir. Bu arada İspanyollar ve İngiliz kraliyeti için çalışmaya başlayan eski dostu korsan da aynı hedefe ulaşmak istemektedir.
Genç bir misyoner ile deniz kızı arasındaki aşkın anlatıldığı yan hikaye ile desteklenen filmde, üç grubun aynı amaç için çatışmasını izleriz...
Johnny Depp Jack rolüyle her zamanki gibi iyi ve eğlenceli... Penelope Cruz ise film için gerekli değilmiş.
Hikayesi ve mizahı zayıf olan film, diğerleri gibi keyif vermese de bu sevimli korsanın serüvenlerine ilgisiz olmak imkan dışı gibi gözüküyor...
3/5
Captain Jack Sparrow'u yeni bir macerada tekrar izlemek keyifli olsa da casta yeni dahil edilen isimlerin hikayeye yeni birşeyler kattığı söylenemez. Hatta gözleriniz eski oyuncuları fazlasıyla arıyor...
Jack, İngiltere'de kendi adını kullanarak gençlik çeşmesini bulmak için mürettabat toplayan bir sahtekarı aramaktadır. Kısa sürede bulduğu kişi, eski sevgilisi, efsane korsan Kara sakal'ın kızından başkası değildir.
Gençlik çeşmesinin yerini bilen Jack, kötü korsan ve kızına yol gösterir. Bu arada İspanyollar ve İngiliz kraliyeti için çalışmaya başlayan eski dostu korsan da aynı hedefe ulaşmak istemektedir.
Genç bir misyoner ile deniz kızı arasındaki aşkın anlatıldığı yan hikaye ile desteklenen filmde, üç grubun aynı amaç için çatışmasını izleriz...
Johnny Depp Jack rolüyle her zamanki gibi iyi ve eğlenceli... Penelope Cruz ise film için gerekli değilmiş.
Hikayesi ve mizahı zayıf olan film, diğerleri gibi keyif vermese de bu sevimli korsanın serüvenlerine ilgisiz olmak imkan dışı gibi gözüküyor...
3/5
24 Mayıs 2011 Salı
La Herencia Valdemar...
"La Herencia Valdemar" , klasik tarzda, türün tüm klişelerine uyularak yapılmış iki bölümlük bir korku filmi...
Birincisinin bağımsız olarak izlenemediğini belirterek, hemen bir uyarı yapalım...
Eski ve değerli yapılar ile ilgilenen bir şirket, son uzmanının geri dönmemesi üzerine, eve yeni bir uzman yollar. Sonuç değişmez...
Bu defa daha kalabalık ve deneyimli bir grup evin yolunu tutar... Tren yolculuğunda evin geçmişi anlatılır... Günümüzde geçen kısmı daha gerilimli olsa da çok daha kısa süren ilk bölümde, uzun uzun evin ve ev halkının hikayesi anlatılıyor...
Korku filmlerinde İspanyol tarzını Uzak Doğu'ya tercih etsem de bu film ilk bölümündeki haliyle çok şey vaat etmiyor... Ancak hikayenin kaldığı yere bakılacak olursa, ikinci bölümün daha heyecanlı ve gerilimli olmasının beklendiğini söyleyebiliriz...
2/5
Birincisinin bağımsız olarak izlenemediğini belirterek, hemen bir uyarı yapalım...
Eski ve değerli yapılar ile ilgilenen bir şirket, son uzmanının geri dönmemesi üzerine, eve yeni bir uzman yollar. Sonuç değişmez...
Bu defa daha kalabalık ve deneyimli bir grup evin yolunu tutar... Tren yolculuğunda evin geçmişi anlatılır... Günümüzde geçen kısmı daha gerilimli olsa da çok daha kısa süren ilk bölümde, uzun uzun evin ve ev halkının hikayesi anlatılıyor...
Korku filmlerinde İspanyol tarzını Uzak Doğu'ya tercih etsem de bu film ilk bölümündeki haliyle çok şey vaat etmiyor... Ancak hikayenin kaldığı yere bakılacak olursa, ikinci bölümün daha heyecanlı ve gerilimli olmasının beklendiğini söyleyebiliriz...
2/5
19 Mayıs 2011 Perşembe
Your highness...
''Your highness'' bol belden aşağı esprili, fantastik bir komedi...
Orta çağda bir krallıkta geçen hikaye, biri başarılı diğeri loser kralın iki oğlunun başından geçen macerayı anlatıyor.
Kralın varisi oğulun evleneceği kız kötü bir büyücü tarafından kaçırılınca, kral iki kardeşi teklikeli bir göreve yollar. Amaç gelinin bulunması ve küçük kardeşin sorumluluk kazanmasıdır.
İki kardeş ve bir yardımcıları yanlarına kendilerini bir canavardan kurtaran genç bir savaşçı kadını alarak büyücüğü aramaya başlarlar. Başlarına gelenler küçük kardeşi kahraman yapacak ve aşık olduğu kızla birlikte olmasını sağlayacaktır.
Danny McBride, James Franco ve Natalie Portman'ın oynadığı film, absürd komedi sevenler için...
2/5
Orta çağda bir krallıkta geçen hikaye, biri başarılı diğeri loser kralın iki oğlunun başından geçen macerayı anlatıyor.
Kralın varisi oğulun evleneceği kız kötü bir büyücü tarafından kaçırılınca, kral iki kardeşi teklikeli bir göreve yollar. Amaç gelinin bulunması ve küçük kardeşin sorumluluk kazanmasıdır.
İki kardeş ve bir yardımcıları yanlarına kendilerini bir canavardan kurtaran genç bir savaşçı kadını alarak büyücüğü aramaya başlarlar. Başlarına gelenler küçük kardeşi kahraman yapacak ve aşık olduğu kızla birlikte olmasını sağlayacaktır.
Danny McBride, James Franco ve Natalie Portman'ın oynadığı film, absürd komedi sevenler için...
2/5
16 Mayıs 2011 Pazartesi
Drive angry...
"Drive angry"
Nicholas Cage'in daha ne kadar dibe batabileceğini görmek isteyenler için...
Kızının öldürülmesinin ardından torununu kötü güçlerin elinden kurban edilmekten kurtarmak için diğer dünyadan gelen Milton'un hikayesi...
Milton, dünyaya kötülüklerin kapısını açmak isteyen bir tarikatı engellemek için genç yol arkadaşı ile tehlikeli bir macareya sürüklenirken, diğer dünyanın bekçisi Milton'u geri götürmek için ikilinin peşine düşer...
Fantastik-macera türündeki film, baştan aşağıya ucuz bir yapım...
1/5
Nicholas Cage'in daha ne kadar dibe batabileceğini görmek isteyenler için...
Kızının öldürülmesinin ardından torununu kötü güçlerin elinden kurban edilmekten kurtarmak için diğer dünyadan gelen Milton'un hikayesi...
Milton, dünyaya kötülüklerin kapısını açmak isteyen bir tarikatı engellemek için genç yol arkadaşı ile tehlikeli bir macareya sürüklenirken, diğer dünyanın bekçisi Milton'u geri götürmek için ikilinin peşine düşer...
Fantastik-macera türündeki film, baştan aşağıya ucuz bir yapım...
1/5
12 Mayıs 2011 Perşembe
Priest...
"Priest", insanoğlu ile vampirlerin mücadelesini anlatan bir başka bilimkurgu-gerilim türü film...
Bilinmeyen bir dünyada insanlar ile vampirler savaşmaktadır. Kilisenin koruması altına giren insanoğlu, özel güçleri olan Priest'ler sayesinde vampirlerden kurtulmayı başarır... Vampirler tehlike olmaktan çıkınca, Priest'lere de ihtiyaç olmaz. Kilise, dünyayı kendi kurallarıyla yönetmeye devam eder...
Ancak vampirler bir süre sonra tekrar ortaya çıkmaya başlar. Kilise bu gerçeği görmek istemez ve başkaldıran bir Priest'i dışlar... Priest yanına bir şerif alarak vampirlerin elinde bulunan bir aile yakınını bulmak için harekete geçer. Bu arada Kilise, kaçak Priest'i yakalamak için peşine başka Priest'leri göndermiştir...
Paul Bettany'in oynadığı film, ki artık benzer rolleri bırakması gerek, türün iyi temsilcilerinden değil...
Gerilim dozu neredeyse olmayan film, bildik hikayesine hiçbir yenilik getirmeyen ve ucuz bir prodüksiyon izlenimi veren kurgusuyla türün sevenlerini tatmin edemiyor...
2/5
Bilinmeyen bir dünyada insanlar ile vampirler savaşmaktadır. Kilisenin koruması altına giren insanoğlu, özel güçleri olan Priest'ler sayesinde vampirlerden kurtulmayı başarır... Vampirler tehlike olmaktan çıkınca, Priest'lere de ihtiyaç olmaz. Kilise, dünyayı kendi kurallarıyla yönetmeye devam eder...
Ancak vampirler bir süre sonra tekrar ortaya çıkmaya başlar. Kilise bu gerçeği görmek istemez ve başkaldıran bir Priest'i dışlar... Priest yanına bir şerif alarak vampirlerin elinde bulunan bir aile yakınını bulmak için harekete geçer. Bu arada Kilise, kaçak Priest'i yakalamak için peşine başka Priest'leri göndermiştir...
Paul Bettany'in oynadığı film, ki artık benzer rolleri bırakması gerek, türün iyi temsilcilerinden değil...
Gerilim dozu neredeyse olmayan film, bildik hikayesine hiçbir yenilik getirmeyen ve ucuz bir prodüksiyon izlenimi veren kurgusuyla türün sevenlerini tatmin edemiyor...
2/5
9 Mayıs 2011 Pazartesi
Biutiful...
"Biutiful"...
Alejandro Gonzales Inarritu'nun son filmi, yakalandığı hastalık sonucu kısa bir ömrü kalan bir erkeğin hayatını organize etme çabaları anlatılıyor...
Yasa dışı işlerle uğraşan erkek, hastalığını öğrenince, uygunsuz bir hayat süren karısına bırakamayacağı için çocuklarına bakacak birilerini arar...
Yaşam sonrası ile iletişim, çok kültürlülük, kaçak işçiler gibi yan konulara değinin hikaye, erkeğin bilinmeyene hazırlığını aktarıyor...
Javier Bardem'in oynadığı film, sinematografi olarak iyi. Senaryonun dağınık ve gereğinden uzun olması, filmi olumsuz etkiliyor. Inarritu'nun diğer üç filmi gibi başarılı değil...
3/5
Alejandro Gonzales Inarritu'nun son filmi, yakalandığı hastalık sonucu kısa bir ömrü kalan bir erkeğin hayatını organize etme çabaları anlatılıyor...
Yasa dışı işlerle uğraşan erkek, hastalığını öğrenince, uygunsuz bir hayat süren karısına bırakamayacağı için çocuklarına bakacak birilerini arar...
Yaşam sonrası ile iletişim, çok kültürlülük, kaçak işçiler gibi yan konulara değinin hikaye, erkeğin bilinmeyene hazırlığını aktarıyor...
Javier Bardem'in oynadığı film, sinematografi olarak iyi. Senaryonun dağınık ve gereğinden uzun olması, filmi olumsuz etkiliyor. Inarritu'nun diğer üç filmi gibi başarılı değil...
3/5
5 Mayıs 2011 Perşembe
The way back...
"The way back", gerçek olaylardan esinlenmiş bir hayatta kalma mücadelesini anlatıyor...
Peter Weir imzalı film, Sibirya'da 1941'de toplama kampında bulunan bir grup esirin özgürlüğü kaçış hikayesi...
Farklı nedenlerle esir tutulan yedi erkek, zorlu doğa koşullarına rağmen kaçmayı dener... Erkeklerin bu güç yolculuğuna yolda rastladıkları bir de genç kız dahil olur... Himalayalardan Hindistan'a gitmeyi planlayan grup için en büyük tehlike doğadır...
Jim Sturgess, Colin Farrel, Ed Harris ve Saoirse Ronan'ın oynadığı film, bir grup insanın kötü koşullarda yaşam savaşlarını gerçekçi şekilde gözler önüne seriyor...
Sinematografi ve oyunculuğun iyi olduğu film, dramatik yapısıyla ünlü yönetmenin en iyi çalışmalarından olmasa bile, ilgiyle izleniyor...
3/5
Peter Weir imzalı film, Sibirya'da 1941'de toplama kampında bulunan bir grup esirin özgürlüğü kaçış hikayesi...
Farklı nedenlerle esir tutulan yedi erkek, zorlu doğa koşullarına rağmen kaçmayı dener... Erkeklerin bu güç yolculuğuna yolda rastladıkları bir de genç kız dahil olur... Himalayalardan Hindistan'a gitmeyi planlayan grup için en büyük tehlike doğadır...
Jim Sturgess, Colin Farrel, Ed Harris ve Saoirse Ronan'ın oynadığı film, bir grup insanın kötü koşullarda yaşam savaşlarını gerçekçi şekilde gözler önüne seriyor...
Sinematografi ve oyunculuğun iyi olduğu film, dramatik yapısıyla ünlü yönetmenin en iyi çalışmalarından olmasa bile, ilgiyle izleniyor...
3/5
4 Mayıs 2011 Çarşamba
Thor...
"Thor"...
Ünlü çizgi karekterin sinema versiyonunda hikaye, kral olma erdemlerine yeterince sahip olmayan bir varisin, kendinden önce ülkesini düşünmesi gerektiğine vurgu yapıyor...
Babası tarafından sorumsuz davranışyarı yüzünden gücü alınarak dünyaya gönderilen Thor, burada yaşadıkları ve tanıştıkları sayesinde iyi bir yönetici olma yolunda ilerler...
Fantastik türdeki film, iyi bir castı olmasına rağmen, senaryonunu zayıflığı ve klişeler nedeniyle çuvallıyor...
Chirs Hemsworth'a filmde, Natalie Portman, Antony Hopkins, Stellan Skarsgard gibi isimler eşlik ediyor...
2/5
Ünlü çizgi karekterin sinema versiyonunda hikaye, kral olma erdemlerine yeterince sahip olmayan bir varisin, kendinden önce ülkesini düşünmesi gerektiğine vurgu yapıyor...
Babası tarafından sorumsuz davranışyarı yüzünden gücü alınarak dünyaya gönderilen Thor, burada yaşadıkları ve tanıştıkları sayesinde iyi bir yönetici olma yolunda ilerler...
Fantastik türdeki film, iyi bir castı olmasına rağmen, senaryonunu zayıflığı ve klişeler nedeniyle çuvallıyor...
Chirs Hemsworth'a filmde, Natalie Portman, Antony Hopkins, Stellan Skarsgard gibi isimler eşlik ediyor...
2/5
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Konu Başlıkları
- Gezi (11)
- güncel (35)
- Müzik (116)
- Rock klasikleri (39)
- sinema (655)
- unutulmaz sahneler (22)
- Yıldız Tablosu (1)